Geçtiğimiz ay boşanan ve Amerika’ya yerleştiğini açıklayan Petek Dinçöz’ün eşi Serkan Kodaloğlu dün ilk kez AL SANA HABER’e bağlanarak “Petek hanım gece 12’den sonra açık olan yerlerde sahneye çıkamaz” yorumunda bulununca bu konu, masa yorumcuları Pınar Eliçe, Tayyar Işıksaçan, Başak Çokan, Nurettin Soydan ve Dr. İsmail Bay arasında hararetli bir tartışmaya yol açtı.

Konu sanat camiasından olmayan erkeklerin ünlü kadınlarla evlenmeleri neticesinde elde ettikleri popülarite ve evli çiftlerin birbirlerini en yakın arkadaşlarıyla aldatmalarına ve bu nedenle boşanmalarına kadar gitti.

Gökay Kalaycıoğlu’nun “Kaya Çilingiroğlu'da Hülya Avşar ile birlikteyken popüler olmuştu” yorumu üzerine Nurettin Soydan “Kaya gazeteci bir arkadaşımızı Bediz Doğan’dı adı, ciddi bir şekilde ölümüne dövmüştü. Mahkeme 5 yıl ceza verdi Kaya Çilingiroğlu’na. Bunu da ilk suçu olması nedeniyle de öteledi” dedi. Masada Kaya’nın gazeteci dövme meselesinin asıl nedeni, Kaya Çilingiroğlu’nun Ahu Tuğba ile fotoğraflanması neticesinde olduğu konuşulunca ismi geçen Yeşilçam oyuncusu Ahu Tuğba Amerika’dan telefonla Al Sana Haber’e bağlanarak açıklamalarda bulundu. Hem konuyla ilgili, hem Petek’i Amerika’da nelerin beklediği hem de kendi hayatıyla ilgili itiraflar yaparken gözyaşlarını tutamadı. İşte o konuşmalar…

Gökay Kalaycıoğlu: “Kaya Çilingiroğlu’ndan bahsediyorduk. Konu size geldi. Kulaklarınızı çınlattık. Bir gazeteci arkadaşın Kaya Çilingiroğlu ve sizi görüntülemesi nedeniyle yaşanan olayları konuştuk. Konu petek Dinçöz’ün Amerika’ya yerleşti. Size de komşu geliyor. Amerika’da yaşam kolay mı?”

“Allah yardımcısı olsun. O kızı burada maddi manevi yanlış yola saptırmazlar inşallah. Çünkü tam Amerika’yı bilmiyor. Ayrıca ben buradaki hiçbir Türk’e inanmadığım için, 2- 3 sene çok güzel dostluk yaparlar menfaatleri uğruna. İnşallah akıl verecek düzgün bir insan çıkar karşısına. Amerika’da yaşamak da epey pahalı. İnsanlar anlatıyor ama sigortanız yoksa bir hastaneye hiç uğramayın bile. Bir doktorun kapısını çaldığınızda 250 – 300 dolara ilaç bile yazmazlar. Ben bunları söylediğimde insanlar inanmıyorlar ama başlarına gelince görürler”

Gökay Kalaycıoğlu: “Peki kapınızı çalsa, bana yol yordam göster dese kol kanat gerer misiniz?”

Ahu Tuğba: “Başımın üstünde tabi. Buradan ona da söyleyeyim. Petek öyle özel okullara paraları yatırmasın. Devlet okulları var. Üniversiteye bekletsin o paraları. Ben çocuğuma 2 üniversite bitirttim. Ama şu an da gitse ödeyemezdim ben.”

Gökay Kalaycıoğlu: “Ahu hanım sözlerinizde biraz sitemkârlık seziyorum. Aldığınız kararın arkasında mısınız? Mutlu musunuz orada? ”

Ahu Tuğba: “Dünya’ya bir evlat getiriyorsunuz. Kendimi ona adadım. Üniversitenin kapılarında bekledim. Kolay değildi zor bir evreden geçtik. İnsanlar zevk için çocuk dünyaya getiriyor. Yapmasınlar. Hepsinden mesulsünüz.”

Nurettin Soydan: “Ahu kızı için çok büyük gelecek hazırladı. Burada sinemadan ve sahnelerden kazandığı paraları kızına yatırım yaptı. Kutluyorum. Az önce masada konuştuk. Ünlü biri ayrılınca yakın çevresinin ihanetine uğruyor. Ahu’da popüler evlilikler yaptı. Sen böyle bir şey yaşadın mı?” diye sorunca

Ahu Tuğba: “Ben evliliklerimin hepsinde ihaneti gördüm. Hem de en yakın arkadaşlarımdan gördüm. Ben onların eşlerine hiçbir zaman bakmadım.”

Nurettin Soydan: “O gazetecinin dövülme olayı nasıl oldu?”

Ahu Tuğba: “Benim o dönem Kaya ile bir beraberliğim vardı. Film de çekiyordum Maksim’de de çalışıyordum o zaman. Bediz’e söyledik ‘Kaya ile böyle bir manşet atma’ diye ama o Çilingiroğlu ailesi ile ilgili bir manşet attı. Sonra kavga olmuş ama nasıl dövdü nasıl etti bilmiyorum. Ama Bediz böyle bir dayağı hak etmedi. Hiçbir gazeteci hak etmez” dedi.

Tayyar Işıksaçan: “Ahu Tuğba hem meslek hayatındaki sanatçı arkadaşlarına hem de kendine dost bildiği gazeteci arkadaşlarına hep kale gibi durmuştur. Onun sayesinde gazeteleri tarafından işsiz bırakılan ama Ahu’nun girişimiyle yeniden meslek hayatlarına devam edebilmiş bir grup gazeteci vardır. Ahu aslan gibi bir kadındır.”

Başak Çokan: “Ahu hanım izleyicilerimiz merak edip soruyor. Orada nasıl geçiniyor? Eski eşinden mi destek alıyor? diye soruyorlar.”

Ahu Tuğba: “Ben sinemadan veya sahneden zengin olmadım Allah’a çok şükür. Ama o konulara girmemize gerek yok” diye yanıtladı.

Gökay Kalaycıoğlu: “Peki Ahu Hanım kızınızı ne kadar sahiplendiğinizi, iş güç sahibi olmasına rağmen annelik içgüdüsüyle Amerika’dan ayrılamadığınızı konuştuk. Bu anaçlığınızı, babanız tarafından çok fazla sahiplenilmeme ve bundan mahrum kalma güdüsüyle mi yapıyorsunuz? Kendi babanızla olan eksikliğinizden mi kızınıza kol kanat geriyorsunuz?” diye sorunca

Ahu Tuğba: “Evet, evet. Her çocuk büyük bir psikolojik bir durum yaşıyor aile ayrıldığında. Anne baba ayrıldığında hayatımızın dramı oldu tabi ki. Babamın başka bir kadına gitmesiyle. Çok sevdiğiniz babanız elinizden gidiyor. Acı ya!! Bunları konuşmak istemiyorum” dedi.

Gökay Kalaycıoğlu: “Peki babayla böyle bir travma yaşamamış olsaydı bu vamp Ahu Tuğba olur muydu?”

Ahu Tuğba: “Geçmişi açmayalım bırakın lütfen. Bir şey yapamıyoruz hep konuşmalarda kalıyor. İçimizde bir dram. İster 7 yaşında ister 80 yaşında olun fark etmiyor o travma sizinle geliyor.”

Gökay Kalaycıoğlu: “Bir gün babanızla bu konuyla alakalı yüzleşebildiniz mi? İçinizi dökebildiniz mi?” diye sorunca içindeki baba yarası geçmeyen Ahu Tuğba gözyaşlarına hakim olamadı. Ve hıçkırarak ağladı.

Ahu Tuğba: “Hayır. Babam hiç beni tanımadı. Ben 11 yaşından beri bir de tek evladıyım onun yani. Allah’ın yazdığı bir kader var onun önüne geçemeyiz. Ne yapalım?”

Gökay Kalaycıoğlu: “Peki babanız gelse ve onunla sadece 5 dakikanız olsa ona ne söylerdiniz?”

Ahu Tuğba: “Baba derdim. Baba çok uzak bir kelimeydi bana. Annelere babalara sesleniyorum. Yuvalarınızı yıkmayın. Çocuklar travma geçiriyorlar” dedi.