Süreyya Karabulut, kızı Münevver Karabulut’u öldüren Cem Garipoğlu’nun intihar ettiğine inanmadığını belirterek, mezarın açılması talebinde bulunacağını söyledi.
Sabah gazetesinden Gül Kireklo’nun haberine göre, Süreyya Karabulut, "8 yıldır kâbusun içindeyim. O celladın cesedini görseydim belki ikna olurdum. Ama cesedini göstermediler. İntihar ettiğine inanmıyorum. Ya öldürüldü ya kaçırıldı. Mezarının açılmasını talep edeceğim. Yoksa bu kabus bitmeyecek" dedi.
Süreyya Karabulut, "8 yıldır bu benim en korkunç kabusum. Hiç aklımdan kınalı kuzum çıkmadığı gibi bir de bu cellat gerçekten öldü mü kaçtı mı şüphesi. Uyuyamıyorum. Bayramdan sonra bu celladın mezarının açılmasını talep edeceğim. Sindiremedim. Cesedini bize göstermediler" diye konuştu.
Fotoğraflarını gören eşi Nagihan Karabulut'un da ikna olmadığını söyleyen baba Karabulut, "Üzüntüden tansiyon, şeker hastası oldum. Beyne giden damarlarda tıkanıklık var. Gözlerimde yüzde 40 görme kaybı var" diye konuştu. "Rahat uyayabilmem için bu mezarın açılması lazım” ifadesini kullandı.
Ne olmuştu?
Münevver Karabulut cinayeti 3 Mart 2009'da Cem Garipoğlu tarafından gerçekleştirildi. Cem Garipoğlu, Münevver Karabulut'un cesedini testereyle parçalara ayırarak bir bavul ve gitar çantası içinde Etiler'deki çöp konteynerine attı. Cinayetten sonra 197 gün kaçmayı başardı.
Teslim olduktan sonra da yargılandığı Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Kasım 2011'de 18 yaşından küçük olduğu için Cem Garipoğlu'nu en ağır ceza olan 24 yıl hapisle cezalandırdı. Silivri 5 Nolu Cezaevinde üç kişilik koğuşta tek başına kalıyordu. 10 Ekim sabahı sayıma gelen gardiyanlar Cem Garipoğlu'nun cansız bedenini buldular. Garipoğlu’nun yaşamına son verdiği belirtildi.