Usta tiyatro oyuncusu Ayla Algan geçirdiği beyin kanaması nedeniyle hayatını kaybetti.
AYLA ALGAN KİMDİR?
Tiyatro ve sinema oyuncusu, yönetmen, şarkıcı Ayla Algan 29 Ekim 1937 tarihinde İstanbul'da doğdu,Ayla Algan'ın annesi ressam Nevzat Kasman, babası Girit göçmeni tüccar Vedat Kasman'dır. Ailenin tek çocuğu olan Algan,içinde yalnızlık geçen şiirler yazardı.Alganküçük yaşlarda piyano, bale ve şan dersleri aldı. Piyano derslerine beş yaşında başladı ve bu eğitimi 11 yıl devam etti. İlkokulu Yeni Kolej'de, ortaokulu İstanbul'da Notre Dame de Sion'da, liseyi Fransa'da Versailler Lisesinde tamamladı. Bu arada yine piyano çalmaya devam etti. Lise eğitimi devam ederken tanıştığı Beklan Algan'la tanışmasından altı ay sonra 1933 yılında evlendi.
Eşi Beklan Algan babasının işlerini takip için Amerika'ya gittikten sonra orada Actors Studio'ya başladı. Ayla Algan da hemen arkasından Amerika'ya gitti ve aynı okulda tiyatro eğitimi almaya başladı. Burası Marlon Brando, Paul Newman ve Marilyn Monreo gibi dünyaca ünlü aktörlerin, aktristlerin eğitim aldıkları ve ders verenler arasında Elia Kazan'ın da bulunduğu bir eğitim kurumuydu. İlk defa burada sahne hayatına atılmış oldu. Muhsit Ertuğrul'un ABD'den kendisini Türkiye'ye çağırması üzerine 1960 yılında Türkiye'ye dönen Algan, aynı yıl İstanbul Şehir Tiyatrosu oyuncusu oldu. Türkiye'de ilk kez sahneye 1961 tarihinde "Tarla Kuşu" oyunuyla çıktı. Aynı yıl, "Hamlet" oyununda, hem Ophelia hem Hamlet karakterlerini canlandırdı.
Paris'te, National Tiyatro'da, Mehmet Ulusoy'un yönettiği Gogol-Ölü Canlar, Nazım Hikmet-İnsan Manzaraları'nda beş farklı karakter yaratarak Orta Direk-Yaşar Kemal, Odeon Tiyatro'sunda başrolleri Fransızca oynadı. Berlin Schaubühne Tiyatrosu'nda Giden Tez Geri Dönmez, Keşanlı Ali Destanı, Talihli Amele, Kurban ve Keloğlan oyunlarında oynadı, Beklan Algan ile çalıştı.
İlk filmi 1964 yılında çekilen Amerikan karşıtı bir film olan Karanlıkta Uyananlar'dı. Büyük tepkiler aldığı için filmi oynatacak sinema bulamadılar.
1965 yılında Sadri Alışık'la birlikte oynadığı Atıf Yılmaz'ın yönettiği "Ah Güzel İstanbul" filmindeki başarılı rolüyle dikkatlerin odağı oldu. 1971 yılında Paris'in ünlü konser salonu Olympia' da sahneye çıkan Algan, 1972 yılındaBulgaristan'da Uluslararası Altın Orfe Müzik Yarışması'nda ikinci oldu. Aynı yıl, Devlet Sanatçısı unvanı aldı ve UNICEF Onur Ödülü'ne layık görüldü. 1977 yılındaPolonya'da yapılan pop müzik yarışmasında Kara Kartal adlı şarkısıyla birinci oldu.
1980 yılında Berlin'e gitti, Schaubühne Tiyatrosu'nda dört yıl boyunca eşi Beklan Algan, Tuncel Kurtiz, Şener Şen ve Macit Koper gibi sanatçılarla işçi tiyatrosu yaptı. 1984 senesinde meslektaşlarıyla BİLSAK Tiyatro Atölyesi'ni kurdu. 1988 senesindeise Beklan Algan, Erol Keskin, Haluk Şevket Ataseven ile birlikte Tiyatro Araştırma Laboratuvarı (TAL)'ı kurdu ve burada pek çok deneysel projeye imza atarak yeni nesil tiyatrocuların eğitimine katkı sağladı.
1996 senesinde İstanbul Şehir Tiyatroları'nda Genel Sanat Yönetmeni Yardımcılığı yaptı.
1989 senesinden bu yana birçok kurumun çalışanlarına ve üst düzey yöneticilerine "Kurumsal ve Kişisel Gelişim" "İletişim" "Kalite" "Motivasyon" "Yaratma edimi" vb. konularda eğitimler vermektedir.
2010 senesinden bu yana, Genel Sanat Yönetmeni olarak görev aldığı İstanbul Drama Sanat Akademisi'nde "Yaratıcı ve Çağdaş Tiyatro Teknikleri" ve "Reklam Dizi Sinema Oyunculuğu" eğitimleri ile genç yeteneklerin yetişmesini sağlamakta bir yandan da tiyatro ve sinema oyunculuğunu sürdürmektedir.
Ayla Algan, tasavvuf felsefesi ile çağımızda New Age akımındaki insan varlığının durumu ve bugünün insanını doğa içinde düşünsel ve bedensel olarak sahneye getirme çalışmaları ile dünyaya Yunus Emre'nin felsefesini ve şiirle şarkılarını Fransızca, İngilizce ve Almanca olarak tanıttı. Fransa, Orta Asya, ABD, Avrupa ve Afrika'da konser ve dinletiler, Paris'te Barclay Plak Şirketi tarafından çıkan uzunçalar ve 45'lik plaklarında, kendi halk müziğinden yola çıkarak Fransızca ve Türkçe olarak yorumladığı şarkılar yer aldı.