Türkiyenin boks sporunun parlayan yıldızlarından Başarılı boksör Volkan Gökçek  bu hafta konuğumuz. 


ST: Öncelikle geçtiğimiz günlerde aldığın galibiyetten dolayı  tebrik etmek istiyorum. Başarıların daim olsun şampiyon. Ukrayna da rakibini nakavt ettin? Maçtan bahsedermisin okurlarımıza? 


VG: Öncelikle bu ropörtaj için bütün ekibinize teşekkür ediyorum. Ukrayna’daki maçımı evsahibi Ukraynalı boksörle dövüştüm. Sekiz maçta hiç mağlûbiyeti bulunmayan bir boksör benim gibi O da yükselmek isteyen bir sporcuydu. Tabii bizim oyun zekamız ve fiziksel üstünlüğümüz üstün gelerek rakibimizi kendi evinde nakavt ederek  ilk yenilgisini tattırdık. 

ST: Boksa nasıl başladın amatör bokstan profesyonel boksa geçmen nasıl oldu? 
VG: Aslında boksa başlama hikayem biraz enterasan bizim evin ilk boksörü abimdi ( Sercan Gökçek ) abim boksa biraz ara vermek istedi. O sırada antrenörü ( İlyas ilter ) abimi boksla geri dönmesi için ikna etmeye evimize gelmişti. Sonra benimle karşılaştı bana sen spor yapıyorsun diye sormuştu. Ben de futbol oynuyorum demiştim. Sonra babama volkanı da boksa getirin diye ısrar etmiş tabi ben gitmek istemiyordum bir eve iki boksör fazla diye düşünüyordum sonra abim babam zorla götürmeye başladılar. Sonra boks hayatımız başlamış oldu. Profesyonel boksa şuan ki kulubüm olan ecboxing de dünya şampiyonu boksör sebastian formella nın maçı vardı. Sparing partneri arıyorlardı. Almanyadan tanıdığın Okan sezer abi beni tavsiye etmesiyle gittim. Orada sebastianla güzel antrenman maçları yaptım. Bunun üzerine kulüp başkanı erol ceylan beni profesyonel olmaya davet etti. Ben de teklifini seve seve kabul ettim.


ST: Boksör olmanın kolaylık ve zorlukları neler mental ve ruhsal olarak?

VG: Boksör olmanın zorluğu hep kendinizi motive etmelisiniz hep en tepe de kalmalısınız sizi yıpratacak yoracak ( mental ve ruhsal ) şeylerden uzak kalmalısınız. Antrenman motivenizi düşürecek şeyleri görmemeniz gerekir. Ve bunları yapabilmek gerçekten çok zor. 

ST: Hedeflerin neler? Nasıl bir planlama içindesin spor hayatın ile ilgili? 

VG: Uzun vadede hedefim tabi ki de dünya şampiyonu olmak. Kısa vadede odaklandığım tek şey rakibim kim olursa olsun hedefime tırmanırken karşıma çıkan bir basamak olarak görüyorum. Bu yolda bana inanan profesyonel bir ekibim ve sürekli beni destekleyen ailem ve arkadaşlarım var. Bunları düşünerek spor hayatıma yön veriyorum.

ST: Amatör boksta mentörün Tuncay Tavukçu'dan bahsedermisin bizlere sana neler kattı ve profesyonel boksta da onun öneri taktik ve mentalitesinden faydalanıyormusun? 

VG: Tuncay hoca benim boksa olan bakış açımı değiştirdi. Hem boks yeteneğimi hem de boks zekamı geliştirmeme yardımcı oldu. Boksun hangi boyutuna gelirsem geleyim tuncay hoca benim için bir antrenörden çok daha fazlasıdır. Profesyonele geçtikten sonra da tuncay hocayla çalışmalarımız oluyor onun bütün bilgisinden yararlanmaya çalışıyorum boks zekası çok yüksek bir antrenör antrenmanlarımdan ve maçlardan önce rakip analizi yapıp ona göre kafamızda dövüş tarzı belirliyoruz.  

ST: Önemli maçlarda yer alıp ülkemizi en iyi şekilde temsil ediyorsun? Maçlara nasıl hazırlanıyorsun antrenmanların beslenmen ve psikolojik olarak profesyonel bir ekip ile çalışıyormusun? 

VG: Tabi ki de yaptığımız spor gerçekten çok zor. Bir şeyi eksik yaptığınız zaman temeli zayıf olan bir ev gibi yıkılıyor. Biz de böyle bir şeye izin vermemek için her şeyimize dikkat ediyoruz. Gayet özel bir ekiple çalışıyorum. Profesyonel Boks antrenörüm Bülent Başer, kondisyonerim Mutlu Akın ve diyetisyenim Melisa Eken’le beraber her eksiğimizi tamamlıyoruz. 


ST: Dünya da ve Türkiye de kendine örnek aldığın boksörler var mı? 

VG: Türkiye de kendimi örnek aldığım kendim varım. Bana benden daha iyi örnek olacak birini düşünmüyorum. Dünya da boksunu severek takip ettiğim boks zekasını beğendim canelo alverizi takip ediyorum. 

ST: Hayat felsefeni 3 kelime ile nasıl tanımlıyorsun? 

VG: İnanç, çalışmak, sevgi
ST: Peki birazda özel hayatından bahsedelim? Profesyonel bir sporcu olarak zamanının çoğu antrenmanlar ile geçiyor muhakkak özel yaşamına zaman ayırabiliyormusun dengeyi nasıl sağlıyorsun* 

VG: Uzun maç dönemleri ve kamplar oluyor genel de maçlardan sonra bir kaç haftalık dinlenme zamanım oluyor o zaman için de özlediğim görmek isteğim yapmak istediğim ne varsa yapıyorum ki Tekrar kampa başladığımda aklıma takılıp performansımı etkilemesin. Ama özel hayatıma dünya şampiyonu olanı kadar ara verdiğimi söyleyebilirim. 


ST: Sevgi Sadakat ve Güven senin için ne anlama geliyor? 

VG: Bunları sıradan birine sorarsanız direk size bir ilişkiden bahsedecektir ama benim aklımda canlanan şeyler yaptığım işle ilgili oluyor. İşimi severek yapmalıyım. İşime karşı sadakatimi yitirmemeliyim ve kendime güven duymalıyım. 

ST: 2016 Olimpiyat sürecinden bahsedermisin bizlere o dönemde neler deneyimledin? 

VG: 2016 avrupa kıtası olimpiyat kota maçlarında ilk 3 sporcuya vize veriyorlardı. Ben o kıta da 4. Olarak vizeyi kıl payı kaçırdım. Sonra ki kota maçı dünya kota maçlarıydı orda da ilk 5 sporcuya vize verdiler ben 6. Tamamladım ve ordada elimden alıdlar vizeyi böyle söylüyorum çünkü gerçekten 2 kota maçında da hakkımın yendiğini düşünüyorum. Bahanelere sığınmıyorum ama o sene olimpiyatlara katılmış olsaydım madalya kazanacağıma çok emindim. Çünkü benimle dövüşen çocuklar olimpiyat finali oynadılar ve ertesi sene dünya şampiyonu oldu. 
ST: Göğsünde taşıdığın bir olimpiyat dövmesi var? Bu dövmeyi hangi duygular ile nasıl yaptırdın hikayeni anlatırmısın okurlarımıza?
VG: İlk dövmem tabi ki inandığım ve hiç pişman olamayacağım bir dövme olmalıydı. Bu yüzden hayalim olimpiyat oyunları diye bir dövme yaptırdım. 2016 dan önce yaptırmıştım 2016 da çok yaklaştık ama olmadı inşallah 2021 tokyo olur. Hiçbir şeyden vazgeçmiş değilim. 
ST: Emeğinle azminle bir başarı öyküsü senin yolculuğun, Peki bu yolculukta seni en çok zorlayan ve en mutlu kılan iki özel an nedir diye sorsam neler söylersin? 
VG: Beni en çok zorlayan şey yüzüme gülüp arkamdan kuyu kazanan insanlar olmuştur su gibi, bulundukları ortamın şeklini alan insanları hiç sevmem milli takımda bu durumlar çok oluyordu kendi sporcusunu takıma sokmam için hakeden kişiyi harcıyorlardı. Ben hep harcanan taraf oldum iyi ki de böyle olmuş diyorum çünkü ben kazanmanın da kaybetmenin de adil olmasından yanayım. Beni En mutlu kılan an ise o ortamdan uzaklaşmış olmamdır. ( Milli takım ) 

ST: Boksörlerin şiddet eğilimi olduğuna dair pek çok kişinin ön yargılı yaklaşımları var bu konuda senin düşüncelerin neler profesyonel bir boksör olarak bu ön yargıya karşı senin tezin nedir? 
VG: Bunu sadece boksörler olarak vurgulanması yanlış bence. Yetiştirilme tarzıyla alakalı bir durum. Sırf dövüş sporu yapıyoruz diye şiddet’e meyilli değiliz. Bunu ring içinde de görebilir herkes maç boyunca birbirini yumrukluyorsun maç bittikten sonra kazanan da kaybeden de birbirine sarılıyor. Ben mesela dışarda kavga eden boksöre rastlamadım, kendini bilen kendini dışarda değil ring’te ispatlayan aklı başında bir sporcu kavga etmez. Önyargılı davranan insanlara da boks yapmaya davet ediyorum ne kadar yanıldıklarını anlayacaklardır.


ST: Amatör boks ile Profesyonel boks arasındaki faklardan bahsedermisin senin yolunda ilermek isteyen sporcu adayları için? 

VG: Arasında çok büyük farklar var rauntlar uzun profesyonel de antrenman metodları farklı maç için de ki kontrol farklı giydiğiniz eldiven şort bile farklı. Yani amatörden profesyonele geçecek arkadaşlar farklı bir dünyaya geçeceklerinin farkında olsunlar. 

ST: Türkiye'de profesyonel boksun gelişimini nasıl değerlendiriyorsun? Sen hangi klüple ilerliyorsun? 

VG: Türkiye de hala faliyete geçmiş profesyonel diyebileceğim bir kulüp yok. Ben ecboxing’le çalışıyorum. Kulubüm Almanya’da maçlarım genel de Almanya’da oluyor. Yakında Türkiye’de de gecelerimiz olacak kulübümüz bunun için büyük çabalar sarfediyor. 


ST: Spor dışında neler ile ilgilenirsin hobilerin neler? 

VG: Aslında olmazsa olmaz dediğim hobilerim yok ailemle, arkadaşlarımla zaman geçirmeyi seviyorum. At binmeyi seviyorum boş zamanlarımda yapmaya çalışıyorum. 
ST: Hangi tür dizi film ve kitaplara ilgi duyarsın?


VG: Film olarak Aksiyon, romantik drama ve yerli komedileri seviyorum. Okuduğum kitaplar da genel de polisiye türk kültürü ve şiir kitapları oluyor. 


ST: Volkan Gökçeki en iyi ifade eden 3 kelime nedir? 
VG: Çalışmak, pes etmemek , merhamet 


ST: Son olarak okurlarımıza boksu seven takip eden ve boksör olmak isteyenlere önerilerin neler olur? 

VG: Okurlarımıza bu yazıyı okumak için ayırdıkları zaman için teşekkür ediyorum. Gerçekten boksör olmak istiyorlarsa yaptıkları işten zevk alsınlar severek yapsınlar. Sevgi ve aşkla yapılan her şey mutlaka bir gün meyvesini verir. Kazananlar hiçbir zaman pes etmeyenlerdir.

Milli boks antrenörü oyuncu Serkan TATAR